13 Mayıs 2002
hayir demeyi ogrenmeliyim artik. yapmak istemedigim seyleri sirf karsi taraf icin yapmayi birakmaliyim, hele canimi yakanlari. nasil da cana yakindi, konuskandi, iyiydi. ne alacagini ne isteyecegini biliyordu cunku. sarilmalari, opmeleri, gulusleri. "dudaklarina yapissam bana tokat atar misin acaba?" daha once de duymustum bunu, ne aptalim ben. ama bi daha olmamali, asla olmamali. persembe gunu oldu, ve anca bugun normale dondum. cok canim acidi, her zamankinden daha kotuydu bu.

bi de puddle of mudd var, blurry var. delirtti beni sozleri, ezgisi, adamin sesi. zaten cem soyledi cek diye, kotu olabilir miydi? ben de es zamanli olarak mtvde duymustum, oha super diye dusunuyordum. ayni seyleri seviyoruz, begeniyoruz, dusunuyoruz ve hatta hissediyoruz ama sadece "sen cok iyi bir dostsun ve hep oyle kalacaksin"
everything so blurry, everyone so fake. everything is empty, everything is so messed up.

bu yeni sofbenin isigi hic sonmuyor, ve deli ediyor bu beni. gozum takiliyor her geciste, kapiyi kapatip oturmaya basladim onun yuzunden. hava da aydinlanmis, uyumaliyim sanirim.


0 comments:

Yorum Gönder